top of page

SANATI ANLAMAK

Bu bölümde Suluboya, Pastel boya, Akrilik ve Yağlıboya ile ilgili çok temel bilgiler anlatacağım böylece resim yapmaya kolay bir başlangıç yapabilirsiniz. 

 

 PERSPEKTİF:

Ufuk her zaman için bizim göz hizamızdır. Perspektifin bazı temel prensiplerini anlamak kompozisyonumuza üç boyutlu hissini kazandırmamızı sağlar. En önemli prensip ufuk çizgisinin her zaman göz hizamızda olmasıdır. Sizden ufka doğru uzanan tüm paralel çizgiler ufuktaki tek bir noktada yani birleşme noktasında buluşacaktır. Çizimdeki figürler uzaklaştıkça küçülmelidir, ancak benzer boyutlarda olduklarını belirtmek için başları ufuk çizgisi üstünde yada çok yakınında olmalıdır.

Alan yerleştirmenin tek yolu çizgisel perspektif değildir.Ton ve renk kullanımından da yararlanabilirsiniz. Detaylar ne kadar azalırsa resminizi izleyenler onu o kadar uzaktaymış gibi görür.Atmosfer resimdeki unsurlarla izleyici arasındaki hava algısıdır.İzleyiciden ne  kadar uzaksa aradaki atmosfer o kadar belirgin gelir.Yakındaki nesneler net, daha arkadakiler flu ve gri mavi gözükür.En uzaktaki objeler yanlarındakilerle kontrast oluşturmaz.

DERİNLİK KAZANDIRMAK:

Suluboyada en zor olanı derinlik hissi vermektir.Güçlü,sert, keskin,koyu  tonların ,sıcak renklerin , detaylı çizgi ve objelerin ön planda yoğunlaşması, yakınlık hissi verir. Uzaklaştıkça hatların yumuşaması objelerin üstündeki tonlamaların soğuk ve soluk renklere dönmesi uzaklık hissi sağlar.Bir resme başladığınızda genelden detaya doğru çalışmak daha doğru olacaktır.

KOMPOZİSYON:

Resmin formatına karar verdikten sonra yapmamız gereken şey izleyicinin gözünü nasıl yönlendireceğimizi planlamaktır. Bunun ilk aşaması resmin taslağını önce kara kalem ile desen çalışmak ve tonlamalara da bu sırada karar vermektir.

ÜÇLER KURALI:

İlgi noktalarını resmin kenarlarından üçte birlik uzaklıkta yerleştirmemiz estetik açıdan iyi bir kompozisyon oluşturmamızı sağlar. Resmi yatay olarak üçe bölmek için ufuk çizgisini normalden biraz daha  daha aşağıya çekebilirsiniz. Klasik bir kompozisyon hilesi olarak aynı anda resmi dikey olarak da üçe bölebilirsiniz.

 

 SULUBOYA :

Mağara dönemlerinde yaklaşık 33.000 yıllık bir sürede suluboya pigmentleri kullanılmıştır.Antik çağda papilüsler kullanılırdı.İngilizler sulu boyanın neredeyse vatanıdır diyebiliriz. Suluboya, 18.yüzyıl Avrupa'sında ikinci sınıf malzemeydi.19.yüzyıl başlarında suluboya kendine has bir malzeme kabul edilince altın çağı başlamış oldu. Jmw Turner, Richard Parkes Bonington, Thomas Gritin gibi ressamlar ışık ve dokuda suluboyanın gücünü ve yaratabileceği atmosferik etkiyi keşfederek empresyonist akıma ışık tutmuşlardır.Suluboya ile anlatım çoğu zaman soyut, şiirsel ve büyülüdür.

Suluboyaya başlarken hata yapmaktan korkmayın  suluboyada bilgi kadar bol uygulama ve deneyimleme çok önemlidir. Bazen yanlış bir uygulama doğru zamanda müdahale edilerek bambaşka sonuçlar ve yeni efektler çıkarabilir.Suluboyanın bir diğer özelliğide rengi açmak için genelde suyun yeterli olmasıdır.

Temel Malzemeler:

Profesyonel Suluboya

En az üç boy iyi kalite suluboya fırçası

300 gr lık kağıt ( 150 gr'dan 850 gr'a kadar da  kullanabilirsiniz)

Kağıt bant

Cetvel

2HB kurşunkalem ve füzen

Hamur silgi

Havlu Kağıt

Su kabı

 

TEMEL SULUBOYA  TEKNİKLERİ:

Suluboyada belki sayısız teknik mevcuttur. Burada sadece birkaç teknikten bahsedeceğiz. Çalıştıkça ve suluboyaya alıştıkça sizde kendi yeni ve özgün tekniğinizi geliştirebilirsiniz.Bu hem eğlenceli hem şaşırtıcı bir deneyim olacaktır.

Yaş üstüne yaş (ıslak) tekniği:

Bu teknikte önceden suyla ıslatılmış bir kağıda boya sürülerek yapılır ikinci katlarını da yine boya  tam kurumadan üzerine devam edilir.

Kuru üzerine yaş tekniği :

Bu teknikte kuru kağıdın üzerine boya ve su karışımı ile uygulanır.

Kuru fırça Tekniği:

Bu teknikte kuru kağıda direk uygulanır boyadaki su miktarı çok azdır.

Tek ton taban boyama ( Düz boyama):

Her ne kadar çok basit gibi gelse de tüm kağıdı bir seferde aynı boya derecesinde ve seçilen  rengin tek  tonunda boyamak ilk başta kolay olmayabilir.Bunun için daha küçük ebatlarda kağıtlarda ön çalışma yapılabilir.Yeni başlayanlar bunu önce kağıdı ıslatarak başlayabilirler. Suluboyanın en zor tekniklerinden biridir aslında.

Tonlamalı Boyama:

Seçmiş olduğunuz rengin giderek daha açık tonlamayla bitirilmesi yada açıkla başladıysanız giderek daha koyu tonlamayla bitirilmesidir. Kademeli olarak yapacağınız bu çalışmada bazı bölgelerde fazla su birikebilir.Bu fazla suyu kağıt havluyla alın yoksa resminiz bozulur.Tonlamalı boyada iki veya daha fazla renkle deneme yapabilir renkler arasındaki kademeli yumuşak geçişin tadını çıkarabilirsiniz.Örneğin maviden yeşile doğru bir tonlama uygulayabilirsiniz veya turuncu ve kırmızıyı deneyebilirsiniz.

 

SULUBOYADA FARKLI DOKULAR:

Suluboyada tek araç fırça değildir.Sünger, kulak çubuğu ,iğne, bıçak,ince dal,diş fırçası ,pamuk, hatta parmaklarınızla bile resminize farklı efektler ve ilizyonlar ekleyebilirsiniz.

Tuz :

Suluboyada tuz doku yaratmak için kullanılabilir. Boyamayı yaptıktan sonra resminiz tam kurumadan kullanmak isteyeceğiniz bölgeye tuz serpin tuz suyu emeceği için farklı bir efekt meydana gelecektir. Özellikle sarı tonlarında kum efekti yaratmak için  kullanabilirsiniz.

Maskeleme Macunu:

Maskeleme macunu ile kağıda önce vermek istediğiniz şekle göre bir şekil oluşturun, kurumasını bekleyin. Kuruduktan sonra üzerini istediğiniz şekilde boyayın, kurumasını bekleyin. Macunu nazikçe bir ucundan başlayarak kağıttan sökün macunun altındaki, bölgede oluşan beyaz desen resme çok farklı bir hava katacaktır.

 Kolonya :

Resmi yaparken kurumaya yakın bir zamanda istediğiniz miktarda kolonyayı damlalar halinde kağıda damlatın veya hafifçe serpin. Farklı bir desen elde ettiğinizi göreceksiniz.

 İğne ,Makas, Bıçak,İnce Dal :

Yukarıdaki malzemelerden tercih ettiğiniz biriyle boş kağıda yapmak istediğiniz şekli hafifçe kazıyın. Örneğin iğne ile uzamış çalılık şekli yapmak için kağıda bu şekilleri kazıyın. Ardından üzerini boyayın altta kazıdığınız çizgilerin belirdiğini göreceksiniz.

 Sıçratma :

Kullanmak istediğiniz bölgeye özellikle diş fırçasına sürdüğünüz boyayı dikkatlice fırçanın kıllarını çekip bırakarak boyayı kağıda sıçratarak özellikle yağmur, kar  görüntüsü elde etmek isterseniz uygulayabilirsiniz.

Kağıda Mum Sürmek:

Kağıdın istediğiniz bölgesine istenilen şekle göre mum sürün daha sonra mumun üzerini boyayın ,mum boyanın içine işlemesini engeller.Renk mumun içinde birikir ve değişken bir etki verir.

Yağlı pastel üzeri suluboya:

Yağlı pastelin üzerine suluboya uygularsanız boya pastele işlemeden arasından akıp gider ve değişik bir doku elde edersiniz.

Kuru Pastel:

Kuru pastel çok tozludur, içinde hava kalır.Bu nedenle üstünde büyük bir fırçayla boyama yaparsanız hava suyun kağıda temasını engeller böylece bambaşka bir görünüm elde edersiniz.

 

YAĞLIBOYA:

Resim sanatı tarihinde yağlıboyadan daha önemli bir malzeme bulmak zordur.Yağlıboya tekniği sunduğu farklı etkiler, tonlarının zenginliği sonsuz renk seçenekleri ve gelenekselliği ile önemli bir saygınlığa sahiptir. Yağlıboya belki de resmin en dayanıklı formudur. Üretilen kağıt ölçülerine bağlı kalmak zorunda olmadığımız için oldukça özgürleştiricidir.Yağlıboya çok eski ustalardan Empresyonistlere ve daha ilerisine kadar çok büyük bir tarihi yoğunluk taşır.Yağlıboyanın karmaşık ve pahalı olması bize gerçek bir sanatçının harcı olduğunu hissettirebilir. Yağlıboya istenirse cam görünümü kadar ince istenirse bir heykel kabartması kadar yoğun kullanılabilir.

 

YAĞLIBOYA TEMEL MALZEMELERİ :

Profesyonel yağlıboya ( Temel renkleri ve seçeceğiniz renkleri ayrı ayrı tüplerde satın alabilirisiniz.)

Tuval

Şövale

Palet

En az üç boy fırça

Keten yağı

Kokusuz terebentin

Akrilik astarlama için esnek ve dayanıklı bir malzemedir.

Havlu kağıt, sünger, büyük bir örtü istenirse eldiven.

Fırçaları temizlemek için bir kap

 

İLK ADIMLAR:

 Önce kompozisyonunuza karar verin kullanmak istediğiniz renkleri ve tonları tasarlayın.Taslak haline getirin. Tuvalinizi önce akrilik astar ile astarlayın bu  hem sizi fazla boya israfından kurtaracak hem de yapacağınız resme çok iyi bir zemin kazandıracaktır.Önemli püf noktalarından biri de : yağ su gibi buharlaşarak kurumadağından okside olarak yani havadaki oksijeni emerek kurur, keten yağı kolay kuruyan bir yağdır ancak hafif sararmaya meyillidir.Toprak tonları ve siyah renklerde kullanıma daha uygundur.Haşhaş yağı şeffaftır ve sararmaz ancak soya yağı gibi çok ağır kurur.Yavaş kuruyan transparan yağlar mavi tonlarında kullanılabilir.Böylece mavi pigmentin çabuk kuruma özelliği dengelenmiş olur, bu yağlar sararma yapmadığı için boya kurudukça mavilerin yeşermesi engellenir.

 

FIRÇA VE BAKIM 

Fırça tutmanın belli bir kuralı veya şekli yoktur.Her ressam kendine has bir yöntem geliştirmiştir.Ancak uzun fırça darbeleri gerektiğinde kol ve bilek çalışacağından, fırça sapını avuç içinde tutmak gerekebilir. Kısa darbeler ve detay çalışmada ise kalem gibi tutuluır.Serbest ve akışkan darbeler istenirse bileğe hareket özgürlüğü kazandırmak için kılıç gibi tutulabilir.

Geniş ve düz bir yüzeyi hiç iz bırakmadan boyamak istiyorsanız yumuşak kıllı iyi kalite bir fırça kullanın.Her çalışmanın sonunda fırçaları temizlemeye özen gösterin.

Fazla boyayı bir mendil veya bez ile silin

Fırçayı terebentine batırın ve hafifçe karıştırın

Sabun ve suyla fırçayı yıkayıp, durulayın ve kurumaya bırakın

Fırça kısmı her zaman üstte kalacak şekilde saklayın.

 

SPATULA:

 Spatula ile homojen boya karışımlarını hızla elde edebilirsiniz.Spatula ile çok hoş yarı karışımlar yapabilirsiniz. İkili üçlü veya daha fazla renklerle spatula kenarıyla farklı keskin efektler elde edilebilir.Yağlıboya kullanım alanı en geniş malzemelerden biridir, transparan yada opak renkler halinde ince veya kalın impasto katmanları uygulanabilir, kuruyunca rengi yıllarca kalır.

 

GEÇİŞLER:

 

RENGİ TEREBENTİNLE AÇMAK:

Fırçaya boyayı batırın, tuvalin 1 / 4 'lük alanı büyüklüğünde bir şeridi boyayın.Fırçayı bezle terebentinle silin ve tuvaldeki boyanın üstünden geçmeye başlayın en alta kadar böyle devam edin.

 

RENGİ BEYAZ BOYA İLE AÇMAK

 Beyaz boya ile renk açmak yağlı boyadaki en karmaşık yöntemlerden sayılabilir.Beyaz renk kullanıldığında ortaya çıkan renk diğer renk geçişlerinin tersine opaktır.Örneğin kırmızı renk  beyaz renkle karışınca değişir. Beyaz boya ile yapılan geçişler tamamen kuruyuncaya kadar en az bir kaç ay fon olarak kullanılmamalıdır.Sebebi ise beyaz pigmentin diğer renklerden daha geç kurumasıdır.Beyaz fon kurumadan üzerine yapılan resimdeki katmanlarda çatlama olur.

Çok yumuşak  renk geçişleri istiyorsanız renkleri karıştırmadan önce çok ince ve çok sayıda şerit boyayın.Beyaz boya geçişleri yağlıdır bu yüzden fon olarak kullanacaksanız daha sonraki katların kuruma ve çatlamalarını önlemek için çok yağlı olması gerekir.

 

RENGİ  YAĞLI YÜZEYDE BEYAZ BOYA İLE AÇMAK:

 Fırçayı keten yağına batırın, tuvalin yüzeyini fırça ile geçerek yağlayın.Üzerine seçtiğiniz rengi sürün.Şeridin altına beyaz rengi uygulayın yumuşak fırça darbeleriyle tüm yüzeyden yukardan aşağıya kadar geçin.Doğal ve yarı şeffaf bir renk elde edeceksiniz.Biraz geç kuruyacak olsa bile bu parlaklığa değer.

 

TEMEL YAĞLIBOYA TEKNİKLERİ:

İNCE ÜZERİNE YAĞLI:

Altın kuraldır.Bu teknikte resim, her zaman üzerine uygulanan boyadan, daha az yağlı bir zemine yapılması temeline dayanır.Eğer böyle yapmazsanız yani yağlıboya katmanının üzerine terebentinle inceltilmiş bir katman uygularsanız, inceltilmiş katman alttaki yağlı katmandan daha hızlı kurur ve sonuçta resimde çatlak ve soyulmalar oluşur.Kısaca özetlersek boyadaki yağ oranını yavaş yavaş artırmalıyız. Bu bizim ana kuralımız olmalı.

En sık ve en kolay yöntem, fonu artarken ilk renk uygulamasında boyanın terebentinle inceltilmesi ,ilerleyen katmanlarda doğrudan tüpten veya yağla açılmış ince boya katmanlarıyla ilerleyip impastoların en sona bırakılmasıdır.Bir başka yöntemde akrilik katmanları ile en başta atmak çatlak riskini ortadan kaldırmaktır.

 

 ISLAK BOYA ÜZERİNDE ÇALIŞMAK:

Resmin bazı aşamalarında veya tamamında kullanılabilir.Ellerinizin titrememesi aynı zamanda da bu teknikte ve renk konusunda iyice uzmanlaşmış olmanız gerekir.

Islak boya üstünde çalışmak renkleri doğrudan tuval üstünde karıştırmanızı ve üst katmanları alt katmanlara yedirmenizi sağlar.Leke, bulaşma,ve çamurlaşmayı önlemek için serbest fırça darbeleri ve impastoda ustalaşmanız gerekir.

 

KURU ZEMİN ÜZERİNDE ÇALIŞMAK ( KAT KAT BOYAMA):

Kuru zeminde çalışmak için sürülen ilk boya katmanının kurumasını beklemek gerekir.Böylece resminizi geliştirmek,kusursuz hale getirip detaylandırmak ve hataları düzeltmek için zaman kazanırsınız.Kuru zemin üzerine sürülen yeni boya katmanı alt katmana karışmaz yani uygulanacak ara tonlar palet üzerinde belirlenir tuvale uygulanır. Çatlaklara yol açtığı ve renkleri matlaştırdığı için kurutucu ürünleri kullanmanızı tavsiye etmem.

 

İNCELTİLMİŞ YAĞLIBOYA İLE ÇALIŞMAK ( GLASE):

Boyanın yoğunluğunu azaltmak suluboya gibi kullanmak anlamına gelir.Böylece renkler glase olarak uygulanabilir.İnceltme işlemi boyadaki yağ oranını terebentinle inceltmek anlamına gelir.Dezavantajı yapılan resmin zamanla deforme olma riski taşıması sebebi ile yeniden restore edilmesi ihtiyacı doğabileceğidir.Çok ince şeffaf bir etki yaratmak için uygulanan boya katmanına glase denir. Bu teknik için zeminin tamamen kuru olması temel şarttır.

Yağlıboya terebentinle inceltildiğinde parlaklık ve ışıltısını kaybeder klasik yağlıboyadan çok suluboya tekniğine yakındır.Avantajı boyadan tassarruf sağlamasıdır. Beyaz fona uygulanınca aydınlık ve transparan bir görüntü oluşur.Glase tekniğinin temeli çok iyi bir astarlama üzerine uygulanmasıdır.

 

SPATULA İLE RESİM YAPMAK:

 Spatula ile resim yapmak kullanılan boya miktarını artırır yani size biraz daha masraflı olabilir.Spatulayla resim yapmak biraz daha cesur, spontan ve canlı bir his yaratır.Dezavantajı ise detayları uygulamanın zor olmasıdır.Resmin görsel uygulama ve efektlerle aktarılması gerekir.Boyayı hazırlarken ilk başta miktarı bol tutun çünkü fazla boya gideceği için yeniden karıştırmak ihtiyacında aynı rengi tutturmak çok zordur.Avantajı ise fırçadan daha kolay silinip kullanıma tekrar hazır hale gelmesidir.

 

İMPASTO ÇALIŞMAK:

 Kalın boya uygulamaları ile doku yaratma rölyefler oluşturma.Fırça darbeleri resmin ritmini ve enerjisini yansıtır.İlk önce yarı inceltilmiş boya ile kompozisyonu oluşturmak önemlidir. Bu teknikte de boya kullanımı çoktur. Avantajı oldukça neşeli ve keyifli bir tekniği vardır.

 

RENK DARBELERİYLE ÇALIŞMAK:

Puantilizme benzeyen bir teknikle renkleri direk karıştırmak yerine ufak renk darbe uygulamalarıyla renkleri optik karışım görüntüsü vermektir.Bu teknikte beyaz fon yerine renkli fon kullanmanızı öneririm.

 

YAĞLI ZEMİNDE ÇALIŞMAK :

 Tuvalin üzerine ince bir katman halinde uygulanan ketenyağı bu tekniğin temelidir.Böylece daha transparan ve sisli bir etkiki kolayca elde edebilirsiniz. Renkler güzel bir harmoniyle iç içe geçerek farklı tonlar oluşturabilirler.

 

PASTEL:

Pastel doğrudan uygulanabildiği için kullanımı kolaydır.Buna rağmen renklerinin ağırlığı ve yoğunluğu çok dikkatli işlenmesini gerektirir.Boya halindeki pasteli karıştırmaya imkan yoktur.Açık tonlama yaparken boyayı inceltemeyiz bir rengi diğerinin üzerine sürüp onun tek bir renk gibi algılanmasının sağlayabiliriz.Bu nedenle çalışmaya başlamadan önce hangi renk ve tonları kullanacağımızı belirlememiz gerekir.Toz pastellerin yüzeye tutunabilmesi için pürüzlü dokuya sahip bir kağıt üstünde kullanılması gerekir.Ara tonlu fon kağıdı kullanmak da pastel çalışmalarında tercih edilebilir. Koyu rengin üstüne açık renk sürmek zor olacağı için her zaman önce daha açık olan tonu sürün.Pastel suluboyayla çok uyumludur.Bazı  pasteller resim hala nemliyken bazende kuruduktan sonra uygulanabilir.

RENKLER

Işık cisme çarparak bir etki oluşturur buna renk denir.Renk ışıktır yani bir şeyin rengi yansıttığı ışığın rengidir.Cisimler yansıttıkları renklerde görünür.Siyah renklerin tümünü emer beyaz ise renklerin tümünü yansıtır.Açık renkler koyu renklerden daha çok ışık yansıtır. Ana renkler kırmızı, mavi ve sarıdır.

 

  ANA RENKLER(BİRİNCİL RENKLER) :     KIRMIZI , MAVİ SARI     (Bu üç renk çeşitli karışımlarla doğadaki tüm renkleri üretebilir.)

 ARA RENKLER( İKİNCİL RENKLER):

                                MAVİ + KIRMIZI   =  MOR  

                                SARI  + KIRMIZI   = TURUNCU

                                MAVİ + SARI        = YEŞİL  

                                KIRMIZI +YEŞİL   = KAHVERENGİ  

                                TURUNCU+MAVİ = KAHVERENGİ  

                                SARI +MOR=           KAHVERENGİ  

 

 

Renk skalasında birbirinin karşısına gelen renkler tamamlayıcı renklerdir.

Renkler hayatımızda çok önemli bir yer tutar, yağmurdan sonra ortaya çıkan gökkuşağı bize mucizelerin ne kadar ulaşılabilir olduğunu kanıtlar.Renklerin sosyal, tarihsel ve evrimsel boyutu vardır. 1940 yılından sonra toplumsal cinsiyet rollerini içselleştirmek için pembe renk kız ,mavi renk ise erkek rengi olarak belirlendi.Bununla beraber renklerin şifa ve iyileştirme gücü vardır. Her gün giymek için seçtiğimiz kıyafetler bile o gün hangi ruh halinde olduğumuzu etkiler.Her rengin yaydığı enerji farklıdır.

 

RENKLERİN ANLAMLARI

KIRMIZI:

İnsan aklında en güçlü şekilde kalan bir renktir. Sıcak, dominant bir renktir, tutku rengidir. Uyarıcı bir niteliği vardır. Öğretmenlerimiz sınavdaki hatalarımızı düzeltirken bu rengi kullanırlar, trafikte kırmızı ışık dur uyarısı anlamındadır. Kan rengi kırmızıdır, adrenalin ve kan basıncını artırır. Hastanelerde pek tercih edilmez. İştah açıcı bir renktir restoranlarda bolca kullanılır. Depresyonu hafifletir ,canlılığı  cinsel isteği artırır. Genel olarak kırmızı savaş, kan, enerji ve şehveti çağrıştırır.

 

MAVİ :

Gökyüzü ve deniz rengidir. Manevi bir renktir huzur ve sakinlik  verir. Dalga boyu en uzun renktir. Bu nedenle uzaklaştıkça kırmızıdan bile daha uzun süre fark edilir. Kan basıncını ve kalp atış hızını düşürür. Mavi beyin ve vücut için rahatlatıcı bir renktir.Mavi, göz,kulak ve burunla ilişkili bir renktir yani görme ,duyma ve koku alma duyularıyla yakından ilgilidir.

 

SARI:

Sarı güneşi, mutlu duyguları, eğlenceyi ,enerjiyi çağrıştırır.Zihinsel canlılığı artırır. Geçici bir imajı vardır bu sebeple iş görüşmelerinde tercih edilmez. Taksiler bu yüzden sarıdır çünkü kısa süreli geçici kullanıma uygundurlar. Neşeli ve parlak bir renk olan sarı yaratıcılığı artırır, çocuk oyuncaklarında bol kullanılır. Zihni ve bedeni arındırıcı etkisi vardır. Cilt sorunlarında sarı renk kullanılır.Aşırı kullanımı sindirim sistemi ve mide sağlığını olumsuz etkiler.Uyku sorunlarına sebep olabilir.

 

YEŞİL:

Yeşil büyümeyi ,yenilenmeyi yeni başlangıçları çağrıştırır.Bir denge rengidir.Rahatlığı ve dengeyi destekler. Sakinleştirici bir etkisi vardır. Kalbe ,akciğerlere ve dolaşım sistemine iyi gelir.

 

TURUNCU:

Parlak ve sıcak bir renktir.Turuncu renk herkese ait gibi hissettiren bir renktir.Hastane ve çocuk odalarında tercih edilir. Eğlence ve mutluluk ile ilişkilidir.Ateşi ,güneşi eğlenceyi, sıcaklığı ve tropikal dokunuşları çağrıştırır. Beyindeki oksijen kaynağının  ve  beyin aktivitelerinin  artmasını teşvik eder.

 

 

MOR:

Mor renk  gizem, güç, büyü, ve lüksün temsilcisidir.Mavi rengin dinginliğini ve kırmızının enerjisini ve tutkusunu çok güzel harmanlar.Yüzyıllardır mor renk asaleti,imtiyazı ve prestiji çağrıştırır.

 

TURKUAZ:

Turkuaz hayatı seven ve ondan keyif alan bir renktir. Turkuaz renk, kalp ve konuşulan sözcükler arasında bir köprü gibidir. Ruhsal denge sağlayıcı bir özelliği vardır.

 

PEMBE :

Pembe renk şefkati korumayı ve sevgiyi çağrışıtır.Kırmızı ve beyazın karışımından oluşur yani kırmızıdan aksiyon enerjisini beyazdan ise başarıya ulaşma içgüdüsünü alarak saflıkla harmanlar.Renk ne kadar koyu ise verdiği tutku ve enerji o kadar yoğundur. Pembe umudun rengidir göründüğü kadar yumuşak değildir bu rengi sevenler hedeflerine azimle ulaşırlar kolay pes etmezler.Pozitif bir renktir sıcak,rahatlatıcı  ilham veren bir yanı vardır. Sinirleri yatıştırıcıdır. Pembe rengin hapishane mahkumlarını bile yatıştırıcı etkisi bilinmektedir.

 

GÜMÜŞ RENGİ:

Gümüş farklı kültürlerdeki farklı olan her şeyi çağrıştırır.Farklı diller, farklı kültürler farklı ülkeler gibi. Parlak ve metalik bir renktir. Zenginlik ve bolluğu sembolize eder. Teknolojiyi, maskulen ve modern bakış açısını destekler.

 

ALTIN RENGİ:

 

Altın rengi başarıyı ,aydınlığı ,parayı cömertliği, mutluluğu ve gelenekselliği sembolize eder. Altın rengini severek kullanıyorsanız büyüleyici ve şaşırtıcı bir kişiliğiniz vardır. Tutkulu ama endişeli ,arkadaşça ama egoizme meyilli bir renktir. Canlandırıcı bir renk olmasına rağmen internet sitelerinde kullanılması önerilmez.

 

KAHVERENGİ:

 

Kahverengi ciddi, samimi ,duyarlı bir renktir. İstikrar , kararlılık ve desteği simgeler. Toprakla ilgili  sağlık ,doğa ve organik ürünlerle ilişkilidir.Rahat bir havası vardır kahverengi giymiş bir insanın karşısında çok daha rahat konuşur açılırız.Yüksek güvenlik ihtiyacını ,aileye ve arkadaşlara sahip olmayı anlatır.Olumsuz tarafı karşı tarafa cimrilik izlenimi vermesidir.

 

BEYAZ:

Beyaz saflığı, tazeliği,temizliği , barışı ve iyiliği çağrıştırır.Yeni başlangıçların rengidir.Beyaz renk skalasındaki diğer renklerin pozitif ve negatif yönleri arasında bir denge oluşturur.Hastane ve doktorlarla ilişkili bir renktir.  Kar amacı gütmeyen yardım kuruluşlarında çok kullanılır.Pozitif bakışı simgeler.

 

SİYAH:

Siyah çok güçlü, baskın  bir renktir. Refahı, zarafeti yüksek seviyeyi sembolize eder. siyah renk batı medeniyetlerinde genellikle şeytanı, korkuyu, bazen ölümü, yası çağrıştırır. genellikle negatif anlamlarda kullanılır. Karadelik, karaliste  vb. gibi. Stil sahibi markalar kreasyonlarında siyahtan hiç vazgeçmezler.

 

GRİ:

Duygusal olmayan bir renktir.Siyahla beyazın karışımından oluşur.Sorumluluk sahibi ,güvenilir, olgun pratik bir yanı vardır gri saçlı insanlar gibi.Enerjik ve heyecan verici yönü bastırılmış çok katı  bir havası vardır.Gri siyahla beyazın bir uzlaşısı gibidir. Siyaha yaklaştıkça daha gizemli ve dramatik , beyaza yaklaştıkça daha parlak ve canlı bir hal alır.Kısaca gri muhafazakar ,sıkıcı,depresif ve hüzünlüyken diğer yandan şık ve resmidir. Ancak hiçbir zaman göz kamaştırmaz.

 

 

 

 

ÜÇÜNCÜL RENKLER:

 Ana ve ikincil renk karışımından dokuz renk oluşur.

 

KIRMIZI +TURUNCU =   KIRMIZIMSI TURUNCU

KIRMIZI  +   MOR      =    KIRMIZIMSI MOR

SARI      + TURUNCU =   SARIMSI TURUNCU 

MAVİ +  YEŞİL            =    MAVİMSİ YEŞİL

SARI   + YEŞİL             =    SARIMSI YEŞİL 

MAVİ + MOR             =    MAVİMSİ MOR

 

Kalan diğer üç renk ise tamamlayıcı renklerin karışımından elde edilen grilerdir. Turuncu , yeşil ve mor rengin karışım oranlarını çok dikkatli ve yavaş yapmak gerekir. Farklı oranlar farklı ve bambaşka tonlar meydana çıkarır.

 

KONTRAST RENKLER  ( TAMAMLAYICI RENKLER) :

 

Tamamlayıcı renklerin özelliği yan yana geldiklerinde mümkün olan en güçlü kontrastı oluşturmalarıdır.Bir renk çarkında birbirinin karşıtı konumundaki renklere tamamlayıcı renkler denir. İki tamamlayıcı renk karıştırıldığında üçüncü bir saf renk değil karışıma bağlı olarak sıcak yada soğuk eğilimleri olan nötr gri oluşturur.

Tamamlayıcı renkler maksimum kontrast oluşturur.

 

KIRMIZI   tamamlayıcısı   YEŞİL

 

SARI         tamamlayıcısı    MOR

 

MAVİ      tamamlayıcısı     TURUNCU

 

KIRMIZI+YEŞİL  =      NÖTR GRİ

 

MAVİ + TURUNCU =  NÖTR GRİ ( Sıcak eğilimli)

 

SARI  +  MOR        =   NÖTR GRİ   ( Sıcak eğilimli)

 

Üç ana rengin eşit oranlarda karışımından siyah elde edilir. Karışımda eşit olmayan oranlar kullanılırsa , tamamlayıcı renklerin karışımlarındaki gibi nötr griler ortaya çıkar.

 

 

 

TEKNİKLER:

RENKLERİ KARIŞTIRMANIN TEMEL YOLLARI:

 

1- PALETTE KARIŞTIRMAK : Renkleri uygulamadan önce palette karıştırıp hedeflenen renkleri elde edene kadar deneme yapılır.

2- FROTAJ :  Boyayı alttaki renk görünecek şekilde parçalı olarak sürerek optik bir renk bileşimi yaratmaktır.

3-GLASELER:  Tuval üzerinde yarı yarıya inceltilmiş transparan yağlıboya kullanılarak yapılır. Bir renk diğer rengin üzerine uygulanır.

4- LEKELEME : Hızlı boyama ,iki renk tuvalde kısmen gerçekten karışır kısmende karışmış gibi görünür.Bir renk diğer rengin üzerine uygulanır alttaki rengin ortaya çıkması için fırça ıslak fon rengine sürülür.

5-KIRIK RENKLER VE NOKTACILIK : Renkleri tuval üzerinde küçük noktalar halinde bir araya getirerek elde edilir. Renkler boya halindeyken değil optik bir yanılsama ile karıştırılır.

 

 

DİZİLİMLER:  ( SICAK RENKLER)

Sıcak renklerin anlamı aslında onu izleyen kişide  bir yakınlık ve bir sıcaklık hissi yaratmasıdır. Bir manzara günün saatine bağlı olarak sıcak yada soğuk tonlarda görünebilir. Öğlen bulutsuz bir gökyüzünde manzara genellikle sıcak renklerde gözükür. Gün batımında gökyüzünün soğuk mavisi turuncu, pembe ,sarı gibi sıcak renklere boyanır. Atmosferin bir sonucu olarak izleyici kendisine yakın olan nesneleri sıcak renklerde görür.  Ön planda sıcak renkler kullanarak yakınlık ve derinlik hissi yaratabilirsiniz. Örnek verecek olursak mavi ve yeşiller genelde soğuk renklerdir ancak karışımlarında ağırlıklı olarak sıcak renkler varsa sıcak kabul edilirler.

 

SOĞUK RENKLER :

Soğuk renklerin anlamı onu izleyen kişide uzaklık ve soğukluk hissi yaratmasıdır. Günün ilk saatlerinde güneş yükselmeden önce veya gün ışığı azalmaya başladığında oluşan akşam gölgelerinin renkleri soğuk renklerdir. Resmi izleyen ile izlenilen nesne arasındaki hava katmanı uzaktaki nesnelerin gri en uzaktakilerin ise mavi tonlarında olmasına neden olur.Böylece bir manzara resminde ön plandaki nesneler daha belirgindir ve geriye doğru ilerledikçe bulanıklaşırlar. Mesafe arttıkça nesneler daha bulanıklaşır ve hepsi aynı mavimsi gri tonu alır.

 

bottom of page